|
otarafa: konser-ian curtis anısına | butarafa: God and Eve |
dk
|
Elime bası almadan önce fantezileri olan herhangi bir kızdım. Yoksa
enerjinin tavana vurduğu bir zamanda gitarlarını kutsallaştırmış, ağrılar, aşk ve erkek bağı içinde yanan iki adamın yanında olmak nasıl bir şey olurdu? Ne kadar da hasta aslında, ama hangi arzu bundan daha sıradan olabilir ki? Kim bilir kaç ninecik yüzlerini Elvis’in pantolon ağına sürtmek istemiş ve kim bilir kaç çocuk Steve Albini’nin gitarıyla kamçılanmak istemiştir? Sonic Youth’un basçısı olarak durduğum sahnenin ortasında müzik her yandan geliyor bana. Kadın olmanın en üst konumu seni izleyen insanları izliyor olman. Performansın büyüsünü bozmadan o sahneyi manipule etmek, Madonna gibi birini de daha parlak yapan şey bu aslında. Basit pop kalıpları hem gerçek kişiliğinin muammada kalmasına izin veriyor hem de o dıştaki imajını ayakta tutuyor- gerçekten de o kadar seksi mi? Gürültülü disonans ve bulanık melodiler de kendi karmaşıklığını yaratıyor—biz gerçekten de o kadar sert ya da şiddetli miyiz? Bu işte benim anonim kalmama izin veren bir bağlam. Gitar çalan erkeklere düşkün, olabildiği kadar sıradan ve kadın bir basçı olmak bir çok açıdan ideal bir şey, çünkü Sonic Youth’un müziğinin içindeki girdap bana bir kadın olduğumu unutturuyor. Zayıf bir pozisyonda olup bunu güçlü kılmayı seviyorum. -Kim Gordon |
boşlukları doldurun
bunlara da göz atabilirsiniz:
|
otarafa: konser-ian curtis anısına | butarafa: God and Eve |
iletişim - şikayet - kullanıcı sözleşmesi - gizlilik şartları |