otarafa: horacio salinas butarafa: fonal
ev

cevap ver  kazımkanat   19/05/08

gaz lambaları odalarına kutsal bir aydınlık verirdi. Yataklar daima geniş ve 
davetkardı, mobilya eski fakat rahattı. Parçalanıp ufalanacakmış gibi 
görünen bu köhne yerlerin nasıl temiz ve düzenli tutulduğu  benim için 
daima bir hayret kaynağı olmuştur. Dünyada hiçirşey temiz ve sakin fakat 
yoksullukla dolu bir ev kadar zarif olamaz.
--------------- henry miller

zarifliğin ne olduğunu düşünüyordum
zarafet zenginlikle alakalı olmasa gerek diye düşündüm
bizden defalarca fakir olan insanlar da belki 4000 ya da 5-6 bin sene önce 
zarif olabiliyorlardı herhalde
zarfilik nedir abicim- acayip önemsiyorum bu sorunun cevabını 

birileri henry millerin anlattığı evlerin fotograflarını çekse keşke
sözlüğe baktım- zerafet değilmiş bana öyle gelirdi

zarif olma ya da tarihi ile ilgili herhangi bir araştırma bilen duyan varsa?


Kategori: pis işler.
cevap ver  lock   20/05/08
zerafet edebiyattır sanırım.
cevap ver  lock   20/05/08
 1 .     Çekicilik,
biçim, görünüş, durum,
konuşma ve
davranışlarıyla hoşa
giden, beğenilen:
       "Camilerimizdeki o
zarif çizgilerin şiirini
bir daha duyacak."- O. S.
Orhon.
2 .     Beğenilir ve
nükteli (dil, konuşma vb.):
       "Zarif bir söz."- .
3 .     İnce, albenili.
cevap ver  cokanat   21/05/08
zerafet cay icerken serce
parmagini kaldirmaktir
cevap ver  kazımkanat   21/05/08
nezaket reno 12 ts yerine broadwaye binmek değildir 

evrensel bir nezaket kavramı olduğuna inanıyorum 
cevap ver  kazımkanat   21/05/08
pardon zarafet
nezaket ne 
nazakat olacak
cevap ver  cokanat   21/05/08
sufi bakis acisi
..
Sûfîler zerâfet ve
nezâket kaynağı olan bu
anlayışı, çok sık
kullandıkları “Edep ya
hû” sözüyle ifade
etmişlerdir.
..
“Ben” diye konuşulmaz,
“fakîr” ifadesi
kullanılır; şayet ağızdan
“ben” sözü kaçsa derhal
ilave edilirdi:
“Benliğime lânet!” Gelen
misafirin ayakkabıları
kapıya doğru çevrilmez,
içeri doğru çevrilirdi.
Kapıya doğru çevirmek bir
daha gelme demekti. Bir
de içeriye çevrilen
ayakkabıları giyen,
evdekilere arka
çevirmeden giymiş olur ve
arkasını çevirmeden
kapıdan çıkardı.

Bardağı yere koyarken ses
çıkarmak ayıptı. Bardak
ve konduğu yer
incinmemeliydi. Hem de
bardakla görüşmeden, yani
bir kenarını öpmeden, su
içmek ya da içtikten
sonra görüşmeden yere
koymak iyi karşılanmazdı.
“O”, derlerdi, “Bize
hizmet ediyor bizim de
ona izzet (saygı) etmemiz
lazım.” 

http://www.sivasliyiz.com/edep-nedir-t-12239.html


boşlukları doldurun


bunlara da göz atabilirsiniz:

otarafa: horacio salinas butarafa: fonal

iletişim - şikayet - kullanıcı sözleşmesi - gizlilik şartları