|
otarafa: Piere Bastien | butarafa: Handan Aydın |
Kandan bayrak
|
Perihan Mağden'in yazısı:
Kanal D Ana Haber'de (BU Kanal D Ana Haber mahvıma neden olacak; sevgili okuryazarlarım) Yaşar Büyükanıt Paşa'yla görüşüyorlar. Arada 'teaser' (çengel bulmaca) da attırıyorlar tabii ki: "PEKİ BU BAYRAK NE? NE NENENEEE?" Önce İzmir'deki ilkokul öğrencisi kız çocuğunun 25 lira bayram harçlığını nasıl Askeriyemiz'e bağışladığını anlatıyor Büyükanıt. Gözleri, nemli. Ve fakat mağrur: Tutuyor kendini! Çok duygusal biri Yaşar Paşamız. Çoook. Ben kendisini çok 'artist' buluyorum. Yani çok samimi duygulanıyor, çok duygulanıyor; "kâh çıkarım gökyüzüne, kâh inerim ennn derinlere" misali bir O âlemi seyrediyor, bir âlem Onu. Samimi ve aşırı duygulanmalarına ve bunları mutlaka sergileme ihtiyacı hissetmesine ben 'artistlik' diyorum. O, mutlaka başka bir şey diyordur. 'Teaser' yine musallat oluyor: Büyükanıt'ın elinde tuttuğu çerçeveli resmin SIRRI NE? NEEEE? NEEEE? Yeminle çakozluyorum resmin sırrını. Ve irkiliyorum. Acayip rahatsız oluyorum. Zaplıyorum. Ertesi gün gazeteler, teşhisimin doğruluğunu 'muştuluyorlar': KANDAN BAYRAK Kırşehir'de Militarizm+Savaş+Kanlama Düşkünü (olsalar gerek) 10'U KIZ 20 LİSELİ, "iki ay boyunca hemen her gün bir araya gelerek, parmaklarını toplu iğne ile delerek" oluşturmuşlar o korkunç resmi! (Enis Yıldırım'ın haberi- Sabah) Kanlarını iğneyle ala ala/akıta akıta yaptıkları bu patolojik 'eser' yetmemiş. Bir de mektup koymuşlar yanına "Kalem tutan ellerimiz artık silah tutmalıdır. Biz de şehadet şerbetine ermek isteriz." Be hey de hey hey! Bugün toplu iğnele parmağını; yarın git bir ananın, birkaç ananın kuzusunu öldür. Sen de ana kuzususun! Seni de başka biri öldürsün. Ki, ŞEHADET ŞERBETİNE ER! yavrumevladım. Büyükanıt Paşan da duygulansın. Çiğlenmiş yapraklar gibi gözleriyle, aşırı hissiyatlanmaktan tarumar; anlatsın ekranlara! Aşırısamimi samimi. Daha önce de (en az) 15-20 kere; ona, buna, komutanlara, dostlarına, yaverlerine, erlerine anlatmıştır bu Büyük KanlıKahramanlıkKabar(t)ması'nı eminim. İşte şimdi sıra ekranlara geldi! Bizler de bu zavallı çocukların süper hareketini öğrenebildik. SAMİMİYET! Birazcık samimiyet ve insanlık! Azıcık vicdan! Azıcık doğruculuk! Siyasi ve insani: doğruculuk! Bu ülkede her yıl Çürük Raporu Çeteleri, yakalanır birkaç kez. Albayıyla, tabib yarbayıyla, kâtibiyle, osuyla busuyla tam teşeküllü para basan çeteler. Bu ülkede en az beş yüz bin kişi askere gitmeme uğraşı içinde ŞU ANDA yurdumuzda, Debelenmekteler. Kırşehirli Kahraman Kanakıtıcılar'ın yarısı kız çocuğu. Şehit olma olasılıkları SIFIR. Yani. Diğer yarısının zamanı gelince, nasıl açıköğretim öğrencisiyim diye/yurtdışında işçiyim diye/obua imalatı stajyeriyim diye kendilerini Türkiye'de Askerlik Yapmaktan sakınmaya çalışacaklarını, tahayyül etmek dahi istemiyorum. Niye isteyeyim ki? Bu topraklarda askerlik yapmak RİSKLİ. Bilmemkaç yıldır ısrarla bitirilemeyen bir savaş olduğu için, tabuta yükledikleri gibi, yollayıverirler 'şehadet şerbeti' haline gelmiş cesedini evine! Ananın ağlamaktan kan çanağı olmuş gözlerinin önüne! Ne dağlardaki Kürt çocukları ölsün ne böyle kaygısız ve saygısızca atıp tutabilen Kırşehirli zavallı veletler! Bu topraklarda ARTIK kimse ölmesin. Bu topraklarda ölmeye, öldürmeye methiyeler düzülmesin! Bu topraklarda böyle patolojik dışavurumlara alkış ve gözyaşı tutulmasın. Şehit 'edebiyatı' yapılmasın. BİR ÇOCUĞUMUZ DAHA ÖLMESİN! GÖMÜLMESİN! 10'u KIZ o zavallı 20 çocuk derhal tedaviye alınsın. İnsanların yaşamasının güzel olduğu, bu dünyaya ölmek ve öldürmek için değil KARDEŞÇE BİR ARADA YAŞAMAK İÇİN geldiğimiz, hayvan olmadığımız, onu bunu yiyerek yaşamaktan üstlerde bi yerlerde olmamız gerektiği onlara anlatılsın. VE komutanlarımıza da pek tabii ki. Mümkünse. ilgili haber: www.cnnturk.com/TURKIYE/haber_detay.asp?PID=318&haberID=418601 |
cevap ver
kazımkanat
16/01/08
|
engin ardıçın yazısı daha cok hoşuma gitti |
|
engin ardıçın yazısı hürriyette olsa okur yorumları ne olurdu onu merak ediyorum |
cevap ver
kazımkanat
16/01/08
|
keşke hurriyette yazsa çok eğlenirdik |
|
sen nasıl istersen öyle olsun ben engin ardıçın yazısını beğenmedim demek istedigi seyi anlatmak icin o kadar uzatması gerekmediğini düşünüyorum - sıkıcı geldi (belki doldurması gereken bir köşe olduğu için uzudur) |
cevap ver
kazımkanat
16/01/08
|
gevezelik yapmayı seviyor ama kitapları öyle değil |
|
gevezelik yapmayı sevmeyen biri gevezelik yapmayı seveni sevmiyo, gevezelik yapmayı seven biri gevezelik yapmayı sevmeyeni sevmiyo. |
|
mizah yetenegi daha iyi olsaydı o kadar uzatması rahatsız etmeyebilirdi |
|
hayatla bir derdi olsaydı mizah yeteneği daha iyi olabilirdi. |
cevap ver
kazımkanat
17/01/08
|
ben de perihan mağdeni sıkıcı kendini tekrar eder buluyorum perihan madeni okuyan ve yaşarın yaptığını yanlış bulmayan var mıdır acaba yeni bir sey söylüyor mu yani Meşhur olanı ilan ediyor bi de komutanlara haddini bildiriyor okuyanlarının adına bence acayip sıkıcı Bi de Kürtler cocuk oluyor ama diğerleri velet Ve veletler tedaviye sorunun çözümünü orda görüyor Muhtemelen ciddi ciddi cocukların doktora götürülmesini istiyordur Cocuk lan onlar belki de cocuk derken kasttettiği tabiattan tahtaya kaldırlacak 128'ler ve diğer cocuklardır ama kendi okurları bile bunu anlayabilirler mi Ece Ayhan'ın perihan mağdeni neden gelecek vaad eden yazarlar arasında gösterdiğini anlayamıyorum Üstelik gereksiz yere o kadar gergin yazıyor ki acayip sıkılıyorum |
|
bence kafası senin kadar karışık değil, ya da kafası senin kadar karışmış insanları umursamıyo olabilir.. gerildikçe gergin serildikçe sergin yazan bir kimse kendisi, ortama gündeme göre.. esirgemesi de gerekmiyor halini, sıkılanlar okumasın. kimi dediğin yerde velet olan kırşehirliler 2 satır sonra çocuk olabiliyo netekim.. ''10'u KIZ o zavallı 20 çocuk derhal tedaviye alınsın.'' derken, ve burda tedavi sandığın tedavi değil hihi sen sadece öyle anlamış olabilirmisin ... yani okurları eminim ne laa bunlar cocuk daha ne tedavisinden bahsediyo bu kadın dememiştir haheh, tedavi : ''İnsanların yaşamasının güzel olduğu, bu dünyaya ölmek ve öldürmek için değil KARDEŞÇE BİR ARADA YAŞAMAK İÇİN geldiğimiz, hayvan olmadığımız, onu bunu yiyerek yaşamaktan üstlerde bi yerlerde olmamız gerektiği onlara anlatılsın.'' öretmenleri anası babası filan hani birileri anlatsın vb. üstten veletler alttan 128 lerle de karıştırmaya gerek yok, sonra da diyo işte komutanları da tedavi edelim, onlara da anlatalım diye.. bu kadar okuması yapılacak bi yazı değil yani :PP .. açık seçik net ve böyle olabilirken de hissiyat içinde kaleme alınmış basit bi yazı. |
|
bende böyle bi yazıya nasıl ''güzel'' deniri anlayamıyorum, cok komik abi cok fantastik ahaheh ....... Kırmızıyı anladık, beyazı da boş geçtik de, mavi kanı nereden bulacaklar? Aristokrat mı kesecekler? Böylece vatan uğruna her sınıftan insan kanını vermiş mi sayılacak? Aristokrat kanı gerçekten mavi mi akar? İyi ama Amerika?da aristokrat yoktur, Macy?s Department Store?dan boya mı alacaklar? Yunan keferesi için de aynı sorun ortadadır, ama o maviyi azıcık açmak da gerekiyor. Hele Arjantin kanı hepten uçuk mavi olmak durumunda. Rus mavisi, ikisinin arası. Alman genci ne halt edecek, kara kanı toplardamardan çıkardı diyelim, altın rengi kan nereden bulunacaktır? Gustav Klimt?in resimlerinde altın tozu kullanması gibi kana yaldız mı katılacaktır? Peki Hollandalı milliyetçi gençler ne halt edecekler, portakal suyu mu sıkacaklar? İran ve Suudi Arabistan hepten yandılar, yeşil kan en koyu müminden bile çıkmaz. Brezilyalı milliyetçiler daha da zor durumdalar, yeşilin yanına bir de sarı kan akıtmaları gerekiyor. Aynı dert, İsveçli milliyetçiler için de geçerli. Avusturya?nın işi kolay... Rot-Weiss-Rot bis Tod!... Polonya?nın, İsviçre?nin, Danimarka?nın, hatta Japonya?nın işi de kolay, kes parmağı damlat... Banzai! Ama bayrağında kırmızı bulunmayan, ya da kırmızının yanısıra başka renk ya da renkler bulunan ülkelerin işleri zor! Oralarda milliyetçi mi yetişmiyor, yoksa onlarda bayrakları bayrak yapan başka bir şey midir ve de toprakları uğruna ölen çıkmamakta mıdır? O zaman ülkeleri vatan da değildir. |
|
kazımkanat: "ben de perihan mağdeni sıkıcı kendini tekrar eder buluyorum" "Üstelik gereksiz yere o kadar gergin yazıyor ki acayip sıkılıyorum" kazımkanat: Eğer atıf yapmak gerekiyorsa Dostoyevski'nin yeraltından notlar kitabında dediği gibi "Bana huzur lazım, beni rahatsız etmemeleri için bütün dünyayı bir kopeğe satarım. Dünyanın mahvolmasını mı yoksa çay içmeyi mi istersin diye sorsalar hiç düşünmeden 'Dünyanın mahvolması umrumda değil ama çaysız yaşayamam cevabını veririm' " |
|
bayrağa diyecek bir şeyim yok... korku'yla ilgilenmek istemiyorum. burdaki sorgular sırasında bir yerden sonra askerliğin ne kadar gerekli olduğunu düşünmeye başlamıştım. sen kimsin ki insanlara bunları söyleyebiliyorsun, bu kadar meraklılarsa ölmeye, öldürmeye. eskisi gibi olsa, aralarda bir meydanda toplansa bütün bu bayraklılar birbirlerini katletseler ortalık ne kadar rahatlar. düşünsenize bütün milliyetçi türkler ve kürtler konya ovasında toplanıyor gelecek ayın 15inde mesela, sonra hepsi birbirlerini boğazlıyorlar ve insanlar politikadan, topraktan, kandan başka şeylerden bahsederek yaşayabiliyorlar bir 5, 10 sene. sorna tekrarlanmalı ama, aralarda gene kandan bayrak yapanlar türeyecektir. bütün amerikan askerleri ve çinin yolladığı robotları bir ovada karşılaşıyor sonra, ve bir amerikan askeri bütün çinlileri öldürüyor diğerleri play station oynayıp, şarkılar söyleyip tankları cesetlerin üzerinden zıptlatmaca oynarken... keşke kahverengi olsaydı bayrak, 1 günde hallediverirlerdi bir yerlerini kesmelerine de gerek kalmazdı |
cevap ver
kazımkanat
18/01/08
|
bugün ece temelkuran da yazmış çok önemli konu hakkında diğerinden pek farklı da değil yeni bişey yok yani üstelik ikisi kavgaya da tutuşmuşlardı perihan ecenin üzerine atılmış diye haberler vardı bence ikisi de ne yaptıklarının farkında ve birbirlerinin sıkıcılıklarına yeni bir şey söyleyememelerine gıcık kapıyor olabilirler ayrıca edebiyat okumak istersem kılasikleri okurum gazeteden perihan mağden ya da ece temelkuran değil ben perihan mağdeni sevmediğim için seçtiği kelimeler ve yargıları beni rahatsız ediyor zavallı, veletler vb. ne demeye çalıştığını gayet iyi anlamakla birlikte tutamıyorum kendimi uyuz oluyorum kadına |
cevap ver
kazımkanat
18/01/08
|
bence tedaviden kastı doğrudan doğruya bir uzman eşliğinde bakım ben nedense öyle düşündüğünü hissediyorum aksi tkatirde diğer olanağı anlatmak için cok daha uygun kelimeler pek kolay seçebilirdi tedavi cocuk için kaba bir laf cocuklar tedavi değil ilgi ister |
|
neydi benzer bi argüman daha yapmıştık.. "çocuklar onu dil bunu ister" cinsinden. |
boşlukları doldurun
bunlara da göz atabilirsiniz:
|
otarafa: Piere Bastien | butarafa: Handan Aydın |
iletişim - şikayet - kullanıcı sözleşmesi - gizlilik şartları |